25 Ağustos 2010

Hangi Beşiktaşlılık

Herkesin kendi kafasında çizdiği bir Beşiktaş resmi var.On milyon Beşiktaşlı varsa şu dünyada,birbirinden farklı on milyon Beşiktaşlı var demek aslında.Klon değiliz lan biz.Aynı renklere gönül verdiği,aynı amacı paylaştığı,iyi günde beraber sevinip,kötü günde beraber üzüldüğü halde birinin doğru dediğine diğerinin yanlış diyebildiği devasa bir kitle.Neresinden tutupta homojenlik bekleyeceksin.

Herkes tutturmuş bir değerden,duruştan bahsediyor.Hangi değerdir,hangi duruştur o güzel kardeşim.Değer-duruş,iki nokta üstüste deyip karşısına yazdığın herşey Beşiktaş'ın değeri-duruşu değil sadece senin yada bilemedin senin gibi düşünen birkaç kişinin değeri-duruşu olacaktır.Aynı tanımlamayı ben yapmaya kalksam farklı şeyler yazacağım karşısına,tribündeki Ahmet,sokaktaki Mehmet farklı şeyler.Sanki ortada Beşiktaşlılık duruşu ve Beşiktaşlılık değerleri diye yazılı bir metin var ve Beşiktaşı tutmaya karar vermiş her insan evladı bu metni imzalamış gibi davranıyorsunuz.

Dün ak dediğine bugün kara diyen adama karaktersiz der geçersin de ben bugün kara dediğime hiçbir zaman ak dememişsem ne dersin.Hiçbir zaman hiçbir şeyi kafadan reddetmeyip doğrusunu da yanlışını da söylersem ne dersin.Uyar mıyım o zaman senin tanımına,girer miyim senin Beşiktaşlılık kalıbına?

Brezilyalı iki herif bir otoparkta kavga etmiş.Nedenini nasılını belki de yeryüzünde sadece bu ikisi birde Allah biliyor.Ama iki adam kavga etmiş diye milyonlarca insan taraf tutmuş birbirini yiyiyor.Sanırsın o gün o kavgayı yapanlar bunu Beşiktaşlılık-Fenerbahçelilik adına yapmışlar.Gelip o formayı sırtına geçirdiği günden defolup gittiği güne kadar bu camiaya ne verdiği meçhul olan Ricardinho'nun sırtında Beşiktaş forması var diye delikanlı adam oluyor ama şu ülkede ortasaha oyuncusu say lan desen kafadan ilk beşin-onun içine girecek,bu ülkenin milli takımında otuz küsur kere forma giymiş Aurelio'nun sırtında Fenerbahçe forması var diye şerefsizin önde gideni oluyor.Adı anıldığında fonda "istemezük" çalınıyor.

Fenerbahçe'nin kaptanını transfer edip kalesini emanet etti bu kulüp.O adam iki sene önce şampiyon olan takımın kalesini korudu.Sırf bir zamanlar Fenerbahçe'nin kalecisi-kaptanıydı diye onu da mı reddeceğiz,verdiği emeği görmezden geleceğiz.Doğmamış bebeğe don biçiyoruz.Farazi konuşuyorum;Aurelio bu sene otuz harika maç oynar,yirmi gol atar,şampiyonlukta büyük rol oynarsa ne diyeceksiniz?"Adamı sevmem ama Allah'ı var iyi oynadı" diyen kaç delikanlı çıkacak acaba?

Nihat götünü bile kıpırdatmadan,aldığı paranın çeyrek hakkını vermeden Beşiktaş'ın çocuğu olacak,ipek sırmalar içinde el üstünde tutulacak,ağzımıza sıçsa aferin koçuma denilecek ama gelse-oynasa belki  Nihat'tan 10 kat fazla katkı yapacak adam daha kafadan tu kaka olacak.

Herkesin tuttuğu Beşiktaş gün gelecek kendine girecek.Siz yapın şimdi kendi Beşiktaşlılık tanımınızı güzel kardeşim.Çekin çemberinizi de etrafınıza.Ben girmeyeceğim hiçbir zaman o çemberin içine nasılsa.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder